Suchen in GiNDok

Recherchieren Sie hier in allen Dokumenten, die auf GiNDok publiziert wurden.

Ergebnisse für *

Es wurden 5 Ergebnisse gefunden.

Zeige Ergebnisse 1 bis 5 von 5.

Sortieren

  1. Türkçenin İkinci Dil Olarak Öğretiminde Almanya‘daki Göçmenlere İkinci Dil Öğretimi Deneyim ve Modellerinden Yararlanılması
    Autor*in: Tan, Nimet
    Erschienen: 30.06.2018

    Auch wenn die deutsche Politik nach wie vor unterschiedliche Meinungen vertritt, war und ist Deutschland in seiner Geschichte schon immer ein Einwanderungsland und verfügt über umfangreiche Erfahrungen hinsichtlich der Vermittlung deutscher Sprache... mehr

     

    Auch wenn die deutsche Politik nach wie vor unterschiedliche Meinungen vertritt, war und ist Deutschland in seiner Geschichte schon immer ein Einwanderungsland und verfügt über umfangreiche Erfahrungen hinsichtlich der Vermittlung deutscher Sprache an Migrantinnen und Migranten. Nachdem, auf Grund der 'Sprachlosigkeit' entstandenen sozialer, politischer und ökonomischer Schwierigkeiten, beschloss dieses Zuwanderungsland, das noch Anfang der 1960er Jahre den Bedarf des Erwerbs Deutscher Sprache seitens der Migranten und Migrantinnen nicht wirklich als eine Notwendigkeit ansah, neue Modelle und Konzepte zur Sprachförderung zu entwickeln bzw. zu erproben. Das Ziel dieses Aufsatzes ist, die Nutzung der Modelle und Ansätze aus dem Bereich des Deutschen als Zweitsprache (DaZ) für Türkisch als Zweitsprache (TaZ) aufzuzeigen und von den Erfahrungen Deutschlands zu profitieren. Aus diesem Grund wird zu Beginn auf die Fragestellung eingegangen, durch welche Merkmale sich Fremdsprachen von Zweitsprachen unterscheiden. Dabei wird der Begriff des 'Türkischen als Zweitsprache' ebenfalls untersucht. Um aufzuzeigen, mit welchen unterschiedlichen Lerntypen der Forschungsbereich 'Türkisch als Zweitsprache' zu rechnen haben sollte, werden darauffolgend unterschiedliche DaZ-Lerntypen, sowie deren Förderungsmodelle dargestellt. An dieser Stelle wird den 'Seiteneinsteigern' bzw. den Kindern und Jugendlichen, die im schulischen Alter in ein Einwanderungsland kommen und sich in das bestehende Schulsystem unabhängig von Alphabetisierungskenntnissen oder früheren Schulerfahrungen integrieren sollen, eine große Aufmerksamkeit gewidmet, denn für den gesellschaftlichen Zusammenhalt ist der Gewinn dieser Lerngruppe von großer Bedeutung. Zudem wird in diesem Kapitel auch der Begriff 'Bildungssprache' angerissen, da diese Zielgruppe mit diesem Sprachregister in der Schule konfrontiert wird. Abschließend werden Förderungskonzepte der erwachsenen Sprachlerner vorgestellt und darüber diskutiert, ob und inwiefern von diesen Erfahrungen auch vor dem Hintergrund der Integrationsprozesse, im Bereich des Türkischen als Zweitsprache profitiert werden kann. Her ne kadar Almanya politikası çeşitli fikirlerde de olsa; Almanya, tarihinde her zaman göç alan bir devlet olmuştur ve göçmenlere Almanca öğretimi konusunda oldukça köklü bir geçmişe, engin tecrübelere sahiptir. 60'lı yılların başlangıcında göçmenlere dil öğretimini gerekli görmeyen bu ülke 'dilsizliğin' getirdiği sosyal, siyasal ve ekonomik sorunlar sonrasında başarılı bir entegrasyon süreci için göçmenlere Alman dilinin öğretilmesinin gerekliliğini anlamış ve bu konuda çeşitli modeller denemiştir. Bu araştırmanın amacı; Almancanın ikinci dil olarak öğretimi alanındaki kuram ve modellerin, Türkçenin ikinci dil olarak öğretimine uyarlanabilirliğini göstermek ve Almanya'nın bu alandaki tecrübelerinden ikinci dil olarak Türkçe öğretimi alanında yararlanmaktır. Bu nedenle öncelikle 'yabancı dil' ve 'ikinci dil' kavramlarını birbirinden ayıran faktörler üzerinde durulacak ve böylece 'ikinci dil olarak Türkçe' kuramı incelenecektir. Sonrasında yine ikinci dil olarak Almanca öğretimi alanından çeşitli göçmen öğrenci tipleri ve bunlara Almanca öğretimi modelleri ortaya konacak, 'ikinci dil olarak Türkçe' kuramında karşılaşılacak öğrenci kavramının çeşitliliği değerlendirilecektir. Bu noktada okul çağında olan, okullara yatay geçiş yapması gereken ancak henüz Latin alfabesini bilmeyen, kurum olarak 'okul' kavramıyla hiç tanışmamış ve güncel Türkçenin dışında eğitim Türkçesi öğrenmesi gereken gençler üzerinde durulacaktır; çünkü toplumun birliği, bütünlüğü ve geleceği açısından özellikle bu gençlerin kazanılması büyük önem taşımaktadır. Aynı şekilde yetişkinlere Almanca öğretme modelleri tanıtılacak ve bu deneyimlerden 'ikinci dil olarak Türkçe' kuramı ve entegrasyon sürecinde nasıl yararlanılabileceği tartışılacaktır.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
  2. Türkçeye Çevrilen Alman Edebiyatına Genel Bir Bakış A general overview of German literature translated into Turkish
    Erschienen: 30.06.2018

    The study on hand aims to report the German literal works translated into Turkish/ or published in Turkey partaking in the Turkish Translations Bibliography from the establishment of the Republic to the year 2016. For this purpose first a database... mehr

     

    The study on hand aims to report the German literal works translated into Turkish/ or published in Turkey partaking in the Turkish Translations Bibliography from the establishment of the Republic to the year 2016. For this purpose first a database was created by scanning various printed and electronic resources (http://www.toplukatalog.gov.tr; kasif.mkutup.gov.tr and koha.ekutuphane.gov.tr) as mentioned in the resource book of the Turkish Translations Bibliography. Based on this information this study seeks the answers to the following questions: 1. According to the years when the works translated from German into Turkish are determined, what kind of picture will come out? 2. How many books have been published in each literary genre? 3. Which author's works have been the most translated into Turkish so far? 4. Which publishing house have the most published works translated from German into Turkish? 5. Which translators brought in the most of the works from German to Turkish? Referring to the answers of these questions, the graphs based on quantitative values were prepared. Afterwards these graphs are evaluated in a qualitative method and it is discussed which criterions are taken as a basis and how the choices of translators -according to the period or translator- are made by the help of translating. Önümüzdeki çalışma, Türkçe Çeviriler Bibliyografyası adlı çalışmada yer alan bilgiler ışığında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan 2016 yılına kadar Türkçeye çevrilmiş ve/ veya Türkiye’de yayımlanmış Alman edebi eserlerini raporlamayı amaçlamaktadır. Bu amaçla öncelikle, Türkçe Çeviriler Bibliyografyası kaynak kitabında da belirtildiği gibi çeşitli basılı ve elektronik kaynaklar (http://www.toplukatalog.gov.tr; kasif.mkutup.gov.tr ve koha.ekutuphane.gov.tr) taranarak bir veri tabanı oluşturulmuştur. Önümüzdeki çalışmada bu bilgilerden yola çıkılarak aşağıdaki soruların yanıtları aranmıştır: 1. Yıllara göre Almancadan Türkçeye çevrilen eserler belirlendiğinde karşımıza nasıl bir tablo çıkacaktır? 2. Her edebi türden toplam kaç kitap yayımlanmıştır? 3. En çok hangi yazarların eserleri Türkçeye çevrilmiştir? 4. Almancadan Türkçeye çevrilen eserler en çok hangi yayınevi tarafından basılmıştır? 5. En çok hangi çevirmenler Almancadan Türkçeye eserler kazandırmıştır? Bu soruların yanıtlarına istinaden niceliksel değerlere dayanan grafikler hazırlanmıştır. Daha sonra ise hazırlanan bu grafikler niteliksel olarak değerlendirilerek eserler Türkçeye çevrilirken hangi ölçütlerin esas alındığı, çeviri tercihlerinin- dönemine veya çevirmenine göre- nasıl yapıldığı tartışılmaktadır.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Türkisch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Germanische Sprachen; Deutsch (430); Andere Sprachen (490); Literaturen germanischer Sprachen; Deutsche Literatur (830)
    Schlagworte: Übersetzung; Literatur; Deutsch; Türkisch
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  3. Almanya'da İki Dilli Yetişen Türk Çocuklarının Türkçe Yazma Becerileri Üzerine Bir Çalışma

    Bu çalışmanın amacı Almanya'da yaşayan Türk çocuklarının Türkçe yazma becerilerini incelemek ve yaptıkları yazım hatalarını belirlemektir. Çalışmada nitel yöntem tercih edilmiştir. Çalışmada yer alan veriler durum çalışması ile elde edilmiştir.... mehr

     

    Bu çalışmanın amacı Almanya'da yaşayan Türk çocuklarının Türkçe yazma becerilerini incelemek ve yaptıkları yazım hatalarını belirlemektir. Çalışmada nitel yöntem tercih edilmiştir. Çalışmada yer alan veriler durum çalışması ile elde edilmiştir. Verilerin analizinde ise betimsel içerik analizi kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini Almanya’da yaşayan Türk çocukları, örneklemini ise Almanya'nın Hessen Eyaletinde Türkçe dersi alan 11-15 yaş arası rastgele seçilen 20 Türk öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmaya katılan öğrencilerin yazılı anlatım beceri düzeylerini belirlemek için uzman görüşleri de alındıktan sonra iki ayrı konudan tercih ettikleri biri hakkında kompozisyon metinleri yazdırılmıştır. Sonuç olarak Almanya'da yaşayan Türk çocuklarının yazdıkları metinlerde ağırlıklı olarak alfabe farklılığından kaynaklanan yanlışlar, büyük-küçük yazımından kaynaklanan yanlışlar, bitişik-ayrı yazımından kaynaklanan yanlışlar ile konuşulan dilin yazı diline aktarımından kaynaklanan yanlışlar belirlenmiştir. Çalışmanın sonunda elde edilen bulgulara yönelik öneriler sunulmuştur. The purpose of this study is to analyse the Turkish writing skills of Turkish children who live in Germany and identify their spelling mistakes. In the study, qualitative method was preferred. The data of the study was gathered through a case study. In order to analyse the data, descriptive content analysis was employed. The population of the study consists of Turkish children who live in Germany and the sampling consists of 20 randomly selected Turkish students between the ages 11-15 who attend Turkish courses in the Hessen State of Germany. In order to determine the written expression skill levels of the participant students, after consulting the expert opinions, they were asked to write a composition about a topic chosen between two different topics. Consequently, it was identified that Turkish students made errors mainly resulting from the alphabetical differences, small caps, compound - separate spelling and from the transfer of spoken language to the written language. Suggestions related to the findings were given at the end of the study.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Türkisch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Germanische Sprachen; Deutsch (430); Andere Sprachen (490)
    Schlagworte: Schreib- und Lesefähigkeit; Türkisch; Deutschland; Textproduktion
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  4. Almanya'daki Türkçe Öğretmenlerinin Covid-19 Salgını Döneminde Katıldığı Çevrimiçi Seminerlerle İlgili Betimsel Bir Analiz

    Almanya Federal Cumhuriyeti'nde görev yapan Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenlerine yönelik 2020 Mayıs- Haziran aylarında toplam 69 çevrimiçi seminer düzenlenmiştir. Seminerlere Almanya Federal Cumhuriyeti’nde görev yapan MEB Türkçe ve Türk... mehr

     

    Almanya Federal Cumhuriyeti'nde görev yapan Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenlerine yönelik 2020 Mayıs- Haziran aylarında toplam 69 çevrimiçi seminer düzenlenmiştir. Seminerlere Almanya Federal Cumhuriyeti’nde görev yapan MEB Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenleri katılmış; her bir seminerden sonra öğretmen görüşleri alınmıştır. Araştırmanın evrenini 2019-2020 eğitim öğretim yılı itibarı ile Almanya'da görevli 1338 Türkçe öğretmeni, örneklem grubunu ise MEB tarafından görevlendirilen 506 Türkçe ve Türk Kültürü dersi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmacı grubu tarafından geliştirilen veri toplama anketi Mayıs -Haziran 2020 aylarında (pandemi dönemi) verilen çevrimiçi seminerlere paralel olarak uygulanmıştır. Bu çalışmada öğretmenlerin yurt dışındaki öğretmenlere verilen seminerler belli bir farkındalığın oluşmasını sağlamış; yurt dışı teşkilatının öğrenen organizasyonlar olarak öğretmenlerin bu tür programlara ilgi düzeyleri, varlığı/yokluğu, katılım sayısı ve sıklığı ile ölçümlenerek değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgular, bu tür seminer çalışmalarının gelecek dönemlerde de yapılmasının elzem olduğunu ortaya koymuştur. In May-June 2020, 69 online seminars, attended by Turkish and Turkish Culture course teachers working in the Federal Republic of Germany, were held. After each seminar, the opinions of the teachers were taken. The population of the study consists of 1338 Turkish teachers having worked in Germany in the academic year 2019-2020, whereas the sample group consists of 506 Turkish and Turkish Culture course teachers assigned by the Turkish Ministry of Education. Developed by the researcher group and serving as a basis for data collection, the questionnaire was applied at the same time as the online seminars given in May-June 2020 (pandemic period). In this study, the seminars given to teachers abroad provided a certain awareness; As an educational institution of the foreign organization, teachers' level of interest in such programs have been evaluated by measuring their presence/absence, number, and frequency of participation. The findings obtained revealed that it is essential to carry out such seminars in the future, as well.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Türkisch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Bildung und Erziehung (370); Germanische Sprachen; Deutsch (430); Andere Sprachen (490)
    Schlagworte: Türkischunterricht; Kultur; Virtuelle Hochschule
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  5. Türkçe ve Almanca Dijital Ortamlarda Kadınların Kullandıkları Hitap İfadeleri Adress Terms Used By Women In Turkish And German Digital Environments
    Erschienen: 19.01.2022

    Hitaplar gerek formal konuşmada gerekse informal dilde belirleyici bir özelliğe sahiptir. Hitaplar konuşmaya, yazmaya veya herhangi bir yazılı belgeye başlarken kullanılan ve göndericinin alıcıya yönelik bakış açısını belirten dilsel ifadelerdir.... mehr

     

    Hitaplar gerek formal konuşmada gerekse informal dilde belirleyici bir özelliğe sahiptir. Hitaplar konuşmaya, yazmaya veya herhangi bir yazılı belgeye başlarken kullanılan ve göndericinin alıcıya yönelik bakış açısını belirten dilsel ifadelerdir. Hitap edilen kişi veya gruplar muhatap olarak adlandırılır. Selamlama ve hitap araştırmalarında, bir muhataba hitap ederken kullanılan dilsel araçlara hitap biçimleri denir. Dilsel hitap biçimleri, ad ve zamir kategorisine ayrılabilir. Ad kategorisindeki hitap türleri isimlerin, mesleki ve diğer unvanların kullanımını içerir. Hitapların zamir biçimleri kendilerini şahıs zamirlerinde gösterir. Zamirlerin bir alt sınıfı olarak, şahıs zamirleri gönderene veya kişilere atıfta bulunur. Dilsel iletişim hitaplar ile başlar. Herhangi bir konu hakkında birisiyle birdenbire konuşmaya başlamamak toplumsal uzlaşımın bir parçasıdır. Bu bağlamda hitaplar yaşamın her anında yer bulmaktadır. Bu makalede, Türk ve Alman dijital ortamlarda kadınların hitap ifadelerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. İnternet günümüzde toplumun h er alanındaki insanların zorunlu bir alışkanlığı haline gelmiştir. Toplumdaki bireyler etkileşimlerini büyük oranda internet aracılığı ile gerçekleştirmekte, sosyal medyayı takip ederek merak ettikleri konular hakkında fikir sahibi olabilmektedirler. Toplumda, arasında kadınların da önemli bir yere sahip olduğu büyük bir kesim günün her anında sosyal medya üzerinden iletişim kurmakta, kurdukları her tür iletişimde farklı hitap türleri sergilemektedir. Bu çalışma, kullandıkları hitaplar açısından kadınların dilsel davranışlarını içermektedir. Bilindiği gibi kadınlar ve erkekler birçok açıdan ayrıdırlar. Kadın ve erkekler arasındaki bu farklılıklar kendine dijital ortamda da yer bulmaktadır. Makalenin birinci bölümünü oluşturan kuramsal kısımda, hitapların tanımından yola çıkılarak konunun ayrıntıları ortaya konacaktır. Çalışmanın uygulama bölümünde, Türkçe ve Almancadaki sosyal medya metinleri her iki dilde hitaplar açısından karşılaştırılarak incelenecektir. Elde edilen veriler kadınların iki dildeki hitap kullanımı bağlamında değerlendirilecektir. Bu değerlendirme sonucunda Türkçe ve Almancada kadın dilinin hitaplar açısından nasıl bir kullanım alanının olduğu görülecek, her iki dilde ne tür farklılıklar ve benzerliklerin gözlemlenebildiği sonucuna ulaşılacaktır. Çalışmada Türkçe ve Almanca hitaplar karşılaştırılacağından inceleme genel olarak kontrastif söylem analizi ve deskriptif-analitik yöntemler doğrultusunda karma bir yöntem ile yürütülecektir. Salutations act as a defining feature in both daily speech and official language. Salutations are linguistic expressions used when beginning to speak, write or as an opening line in any written document. They indicate the sender's point of view towards the receiver. The people or groups addressed are called the addressee. In salutations and addresses research, the linguistic tools used when addressing an interlocutor are called forms of address. Linguistic forms of address can be divided into the categories of nouns and pronouns. The types of addresses in the name category include names, professional and other titles. The pronoun forms of the addresses are expressed as the pronouns of an individual. As a subclass of pronouns, personal pronouns refer to the sender or the addressed persons. Linguistic communication begins with addresses. It is part of social convention not to suddenly start talking to someone about any subject. In this context, addresses find a place in every moment of life. This article aims to examine the addressing expressions of women in Turkish and German digital environments. Internet has become a compulsory habit of people in all walks of life for today's society. Individuals carry out their social interactions mostly through the internet, deriving their ideas about the topics of interest by following social media. A large part of the society, in which women have an important place, communicates through social media at every moment of time and display different types of address in every communication they establish. This study includes the linguistic behavior of women in terms of the addresses they use. As is known, men and women are different in many respects. These differences between men and women also find their place in the digital environment. In the theoretical part, which constitutes the first part of the article, the details of the subject will be examined based on the definition of addresses. In the application part of the study, social media texts in Turkish and German will be compared in terms of addresses in both languages. The data obtained will be evaluated in the context of women's bilingual use of addresses. As a result of this evaluation, the area of use of the female language in terms of addresses in Turkish and German will be shown, conclusion will be reached regarding the kind of differences and similarities that can be observed in both languages. Since Turkish and German addresses will be compared in the study, the examination will be carried out with a mixed method approach in line with contrastive discourse analysis and general descriptive-analytical methods.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Türkisch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Germanische Sprachen; Deutsch (430); Andere Sprachen (490)
    Schlagworte: Adressierung; Frauensprache; Soziolinguistik; Social Media; Deutsch; Türkisch
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess