Suchen in GiNDok

Recherchieren Sie hier in allen Dokumenten, die auf GiNDok publiziert wurden.

Letzte Suchanfragen

Es wurden 46 Ergebnisse gefunden.

Zeige Ergebnisse 1 bis 5 von 46.

Sortieren

  1. Ingeborg Bachmann: "Sieben Jahre später" : die Kraft der Konnotation Ingeborg Bachmann: "Sieben Jahre später" : Yan Anlamın Gücü Ingeborg Bachmann: "Sieben Jahre später" : the power of connotation

    İngeborg Bachmann (1926-1973) en önemli Alman şairlerdendir. Seçilen şiir "Sieben Jahre später" [yedi yıl sonra] (1953) dili ve vezni bakımından dikkat çekici ölçüde doğaldır. "Açık üslubu"yla şiir giriş dersi için çok uygundur. Çok güçlü yan... mehr

     

    İngeborg Bachmann (1926-1973) en önemli Alman şairlerdendir. Seçilen şiir "Sieben Jahre später" [yedi yıl sonra] (1953) dili ve vezni bakımından dikkat çekici ölçüde doğaldır. "Açık üslubu"yla şiir giriş dersi için çok uygundur. Çok güçlü yan anlamlardan beslenmektedir: Çağrışımlı fikir bağlantıları bizi hayalimizde şairin ardından (sadece "tipik bir Avusturya problemi" olarak değilse de) Nazi ideolojisinden kendini pek az kurtarabilmiş olan memleketi Klagenfurt’a sürüklemektedir.

    Buna karşılık "romantik özlem" ve klasik Goethe hatırası hemen hiç söz konusu olmuyor. Yazarın (aynı şekilde ortak düşündüğü) çağrısı çaresizlikten doğuyor. – Böyle bir metin için bilimsel yorum sanatının zahmetine girmeye de gerek yok. Bazen şiirdeki ve açıklamadaki yalın sözler daha çok şey anlatıyor. Şair kendisini toplumsal gerçeklikte bir şeyler "değiştirecek güç" olarak görmektedir. Bu 2013 yılında da güncelliğini korumaktadır. Ingeborg Bachmann (1926-1973) is among the most important German poets. The poem chosen "Seven years later" (1953) is extraordinary natural with its language and prosodic features. Its "open style" makes it appropriate to "Introduction into poetry" courses. It has powerful connotations. The connotations made carry us to Klagenfurt that could not save itself from the Nazi ideology (typical Austrian problem).

    Therefore there is no place for "romantic homesickness" and remembrance to Goethe. The call of the poet is out of despair (likewise uniform thinking). There is no need for such a poetry to be scientifically analyzed as the meaning is clear from the text. The clarity of the words tell us more. The poet considers himself as a "power of change" in the social reality. This is still valid in 2013.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Deutsch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Literaturen germanischer Sprachen; Deutsche Literatur (830)
    Schlagworte: Bachmann, Ingeborg; Lyrik; Konnotation; Heimweh <Motiv>; Erinnerung <Motiv>
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  2. Interkulturelle Redensarten und ihr kulturhistorischer Hintergrund : "einem aufs Dach steigen" und "jemandem auf den Fuß treten" : eine Skizze

    Deyimler ulusal dillerin kültürel hazinelerindendir. Bunları kültürler arası bağlamda incelediğinizde, şaşırtıcı bilgiler ve benzerlikler elde edersiniz. – Deyimler dil öğrenenlere yabancı dil hakkında çok boyutlu bir anlayış kazandırabilir: Sözcüğün... mehr

     

    Deyimler ulusal dillerin kültürel hazinelerindendir. Bunları kültürler arası bağlamda incelediğinizde, şaşırtıcı bilgiler ve benzerlikler elde edersiniz. – Deyimler dil öğrenenlere yabancı dil hakkında çok boyutlu bir anlayış kazandırabilir: Sözcüğün birincil anlamından öte, deyimin mecazi bağlamındaki çok anlamlılığını tanır ve nihayet bu tür deyimlerin analiz ve menşei üzerinde de üst düzeyde bir dil farkındalığına ulaşır. Redensarten gelten als kulturelles Sondergut der Nationalsprachen. Analysiert man manche von ihnen im interkulturellen Zusammenhang, ergeben sich jedoch überraschende Aufschlüsse und Parallelen. – Redensarten können dem Sprachlernenden ein mehrdimensionales Verständnis für die Fremdsprache vermitteln: Über den primären Wortsinn hinaus lernt man die Mehrdeutigkeit von Redensarten in übertragener Bedeutung kennen und gelangt schließlich über die Analyse der Herkunft und Bedeutung solcher Redensarten zu einem Sprachverständnis auf hoher Ebene.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Deutsch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Germanische Sprachen; Deutsch (430)
    Schlagworte: Phraseologie; Sprachunterricht; Interkulturalität
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  3. Eine deutsche Volksballade aus Bayern mit einem Türken-Thema und ihr Verhältnis zur Geschichte Bavyera'dan Türk Konulu Bir Halk Baladı ve Tarihle İlişkisi

    Halk baladları ilginç kültür tarihi belgeleridir; anlatıldığı zamanın olaylarını ve zihniyetlerini yansıtırlar – her ne kadar 'hakiki' olarak algılanan olayları ele alsalar da, tarihi değildirler. Alman halk baladı "Dollinger", yüz yıllar süren Türk... mehr

     

    Halk baladları ilginç kültür tarihi belgeleridir; anlatıldığı zamanın olaylarını ve zihniyetlerini yansıtırlar – her ne kadar 'hakiki' olarak algılanan olayları ele alsalar da, tarihi değildirler. Alman halk baladı "Dollinger", yüz yıllar süren Türk tehlikesi etkisiyle kuşakta kuşağa aktarılmış ve her defasında yeniden güncellenmiştir; Regensburg'ta geçtiğine inanılan ve bir Hristiyan kahramanın güç bela, dinsiz denilen Türkleri (veya Macarları, Osmanlıları vs.) nasıl yendiği ve böylece şehri (ülkeyi) nasıl kurtardığı üzerine bir şehir efsanesini konu alır. Volksballaden sind interessante kulturhistorische Belege; sie spiegeln Zeitgeschehen und Mentalitäten – historisch sind sie nicht, auch wenn sie als 'wahr' empfundene Ereignisse aufgreifen. Die deutsche Volksballade vom "Dollinger" wurde unter dem Eindruck der über Jahrhunderte andauernden Türkengefahr überliefert und jeweils neu aktualisiert; sie hat eine in Regensburg lokalisierte Stadtsage zum Inhalt, wie ein christlicher Held nur mit Mühe den heidnischen Türken (oder Ungarn, Osmanen usw.) überwindet und damit die Stadt (das Land) rettet.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Deutsch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Literaturen germanischer Sprachen; Deutsche Literatur (830)
    Schlagworte: Volksballade; Regensburger Dollingerlied; Türken <Motiv>; Mündliche Überlieferung
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  4. "... Wie in der Judenschule" : eine Redensart und ihre Interpretation "... Yahudi mektebi gibi" : Bir Deyim ve Yorumu

    Deyimler, Yabancı Dil olarak Almanca dersleri için son derece yoruma muhtaç özelliktedir. Anadili konuşanlar için de, ele aldığımız (eski ve antisemitik olduğundan kullanılmayan) deyimde olduğu gibi hem biçimsel olarak hem de (bağlamını kimse tahmin... mehr

     

    Deyimler, Yabancı Dil olarak Almanca dersleri için son derece yoruma muhtaç özelliktedir. Anadili konuşanlar için de, ele aldığımız (eski ve antisemitik olduğundan kullanılmayan) deyimde olduğu gibi hem biçimsel olarak hem de (bağlamını kimse tahmin edemeyeceğinden) içerik açısından sıklıkla daha net bir açıklama gerekebilir. Deyimler çok geniş bir kültürel arka plana sahip olabilir ve uygun biçimde yorumlanırlarsa, dil ve kültür tarihi için kaynaklık edebilir. Almanca "... wie in der Judenschule [Yahudi mektebi gibi]" deyimi bizim için, sözlü kültürden yazılı kültüre geçiş süreci içinde edebi gelişimin erken dönemi hakkında şaşılacak bilgiler ele vermektedir. Redensarten sind für die Deutsch als Fremdsprache Studierenden im hohen Grad interpretationsbedürftig. Auch der Muttersprachler braucht für sie häufig eine nähere Erklärung, die im vorliegenden Fall formal (Redensart veraltet und wegen antisemitischer Sicht nicht verwendbar) und inhaltlich (Zusammenhänge, die kaum einer ahnt) sein muss. Redensarten können einen weitreichenden kulturellen Hintergrund haben und sie sind selbst, entsprechend analysiert, Quelle zur Sprach- und Kulturgeschichte. Die Redensart "... wie in der Judenschule" verrät uns zudem überraschenderweise etwas über die Frühform literarischer Entwicklung im Kulturprozess von der Mündlichkeit zur Schriftlichkeit.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Deutsch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Germanische Sprachen; Deutsch (430)
    Schlagworte: Phraseologie; Kulturgeschichte; Mündlichkeit; Schriftlichkeit; Sprachverstehen; Deutsch; Fremdsprachenlernen
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess

  5. Einige Bemerkungen zum Gedicht "Füße hast du und Flügel" von Christa Peikert-Flaspöhler Christa Peikert-Flaspöhler'in "Füße hast du und Flügel" adlı şiiri üzerine düşünceler

    1927 doğumlu Christa Peikert-Flaspöhler'in "basit" yapılı bu kısa şiiri "basitçe" yorumlanmaya uygundur. Fakat yine de "sen diye hitap edilen okura çağrışımlar yapabilecek ara tonları içinde barındırmaktan geri kalmaz: "Ayaklarıyla yere basarken... mehr

     

    1927 doğumlu Christa Peikert-Flaspöhler'in "basit" yapılı bu kısa şiiri "basitçe" yorumlanmaya uygundur. Fakat yine de "sen diye hitap edilen okura çağrışımlar yapabilecek ara tonları içinde barındırmaktan geri kalmaz: "Ayaklarıyla yere basarken yalnızca gerçekçi olmaya değil, aynı zamanda "kanatlarıyla" "güvercinlerin aydınlığını", yani güveni izlemeye çağrılmaktadır.

    Yere yakınlık ve göğe uçuş, insan olmayı belirlemektedir; "Issız ülke"de de umut yeşermektedir. "Felce" neden olan "çatlak", aşılabilir ve aşılmak zorundadır. Bu açık bir mesaj içeren "iyi" bir şiirdir. Yazıda, yapay olmayan bir analiz için, abartılı kavramsalıktan vaz geçtik, ve bu haliyle şiir incelemesi dersine giriş için uygundur.

    Bunun da ötesinde "ayaklar ve kanatlar", şiir yazma çelişkisi için edebi mecaz olarak anlaşılabilir. Bunun için Martin Walser'in bir romanından (2012) pasajlar ve Rainer Maria Rilke (1898 / 1909) bir şiir belge olarak eklenmiştir. Karşı bir pozisyonu Romantik dönemden Joseph von Eichendorff temsil etmektedir. Son olarak Romantiklerin rüyalarına karşı, 1953 tarihli bir şiirine atıfta bulunduğumuz Ingeborg Bachmann tavır koymaktadır. Ein "einfach" gebautes Gedicht der 1927 geborenen Christa Peikert-Flaspöhler lässt sich "einfach" interpretieren. Es birgt doch Raum für konnotative Zwischentöne des direkt mit "du" angesprochenen Lesers. Er wird aufgerufen nicht nur mit seinen "Füßen" erdverbunden, realistisch zu bleiben, sondern mit seinen "Flügeln" dem "Lichte der Taube", also der Zuversicht zu folgen.

    Erdnähe und Himmelsflug bestimmen das Mensch-Sein; auch "im Ödland" keimt die Hoffnung. Der "Riss", der "lähmt", kann und muss überwunden werden. - Es ist ein "gutes" Gedicht mit einer klaren Botschaft. Die ungekünstelte Analyse kann ebenso auf hochgestochene Begrifflichkeit verzichten, und damit eignet sich dieses Gedicht gut zur Einführung in das Verstehen von Lyrik.

    Darüber hinaus kann man das Bild "Füße und Flügel" als literarische Metapher für den Zwiespalt verstehen, überhaupt Gedichte zu schreiben. Dafür werden Belege angefügt, nämlich Stellen aus einem Roman von Martin Walser (2012) und ein Gedicht von Rainer Maria Rilke (1898 / 1909). Eine Gegenposition markiert die literarische Romantik mit einem Gedicht von Joseph von Eichendorff. Gegen das Träumen der Romantiker wendet sich schließlich Ingeborg Bachmann, auf deren Gedicht von 1953 hingewiesen wird.

     

    Export in Literaturverwaltung
    Hinweise zum Inhalt: kostenfrei
    Quelle: GiNDok
    Sprache: Deutsch
    Medientyp: Wissenschaftlicher Artikel
    Format: Online
    DDC Klassifikation: Literaturen germanischer Sprachen; Deutsche Literatur (830)
    Schlagworte: Gedichtinterpretation; Lyrik; Sprachverstehen
    Lizenz:

    publikationen.ub.uni-frankfurt.de/home/index/help

    ;

    info:eu-repo/semantics/openAccess